ODA TV

06 Şubat 2012 Pazartesi

ÜÇ KİTAP, ÜÇ YAZAR, BİR YAZI

ÜÇ KİTAP, ÜÇ YAZAR, BİR YAZI

14.04.2011 12:49

Karakter boyutu :

1977 yılından 1990’lı yılların başına kadar hep “kitap” üzerine yazı yazdım. Ünlü Rus eleştirmen Belinski’nin yaptığını yapmaya çalıştım: Kitabı bir bütün olarak ele almayı ve o şekilde de anlatmayı denedim.

Kitap eleştirileri genellikle, kitaptan alıntılarla yapılıyor ülkemde. Kitap üzerine yazı yazan kişi, “bakın ben bu kitabı okudum,” deme ihtiyacı duyuyor ve bu yüzden de, hiç de haddi olmayarak, “yazar şu satırlarıyla, bunu demek istemiş,” diye bir “abukluk” yapıyor.

Oysa yapılması gerekenin bu olmadığını düşündüm. Ne bileyim, sözgelimi Emre Kongar’ın “İçimizdeki Zalim” kitabını anlatmaya, tanıtmaya çalışırken o kitaba bir katkıda bulunmalıydım. Bazı yerlerine itiraz ederek tırmandırmam, bazı yerlerine katılarak uzatmam gerekliydi. Böyle öğrendim “eleştiri” denen dikenli yolu.

Emre Kongar, Kültür Bakanlığı’nda çalışırken müsteşarımdı... Birçok da “güzel” anım oldu. En kötü anım da, beni genel müdürlükten almak için bir orduyla yanıma geldiği gündü. O sıralarda benim de “alkol denizinde” yüzdüğüm düşünülürse, haklı bir “yer değişikliğiydi”.

Sevgili Gülşen Karakadıoğlu’nun derin üzüntülerine rağmen, bakanlık müşaviri olarak “rahata erdiğimi” sandığım başka bir döneme geçtim.

Emre Kongar’ı müsteşar olarak değil de sosyolog olarak sevdim. Müsteşarlık gelip geçiciydi ikimiz için de, ama yazarlığı ve bu topluma kazandıracağı çok şey vardı. Nitekim, o “meşakkatli” işi bıraktıktan sonra, zembereğinden fırlayan yay gibi, ardı ardına kitaplarını yazdı.

Ama “İçimizdeki Zalim” kitabı bunların içinde (kimi yerlerinde irkilsem ve katılmasam da) mesleğine en uygun kitaplardan biri diye düşünüyorum. Zalimliğin böylesine ince tanımını ancak Emre “hoca” yapardı. Aynaya bakıp da, “ben de zalimin biriyim,” mi diyeceksiniz kitabı okurken, yoksa “ben de en az diğerleri kadar masumum” mu? İşte bu ikilem, Tenten adlı çizgi romandaki Kaptan Haddock’a sorulan soru gibidir: Uyurken sakalını yorganın altına mı koyacaksın, üstüne mi?

Haddock sabaha kadar uyuyamaz.

Çocuğunun başını sevgiyle okşayan bir baba zalim olabilir mi? Emre Kongar sizi bu uçurumun kenarına getirip bırakıyor işte... Ben asla zalim değilim, diyebileceğiniz bir nokta arayıp duruyorsunuz, ama yok...

Bir diğer kitap, Mehmet Ali Güller’in “Büyük Kürdistan” adlı kitabı. Ne bileyim, hayatım boyunca hep 19. Yüzyıl klasik romanlarını okuduğum için olsa gerek, belli bir yaştan sonra Stetphen King, D.Koontz, Tami Hoag, Robert Ludlum gibi yazarların kitaplarına takıldım.

Sonları hep “bir bilinmeyene” bağlanan, her biri ünlü dizi “Lost” gibi saçmalıklarla biten romanlar olmasına rağmen, yine de kitap ortasında yarattığı fırtınalarla heyecanımı hep diri tuttu. Ahmet Ümit ve Osman Aysu da okudum elbet, ama kesmedi...

M.Ali Güller’i kitap fuarında gördüm. Odatv’deki yazılarından da bildiğim bir yazardı. “Büyük Kürdistan” kitabını da fuardayken edindim. Stephen King romanı okurmuşçasına heyecanla okudum. Aradaki fark, kolayca tahmin edebileceğiniz gibi, sonunda bir “bilinmeyene” bağlanmamış olmasıydı. Katil asla “bahçıvan” değildi, katil falan da yoktu aslında. Ama kocaman bir katilin siluetinin Türkiye üzerine düştüğünü de çok net görebiliyordunuz. Üstelik bir cinayet romanı kadar entrikaları içinde barındırarak ve son derece gerçekçi alıntılarla.

Son kitap ise, “kadim” dostum Ünal İnanç’ın “Lazımlık” adlı kitabı. Kitabı bir gecede okudum. Ergenekon denilen soruşturmanın ve içeride yatanların çarpıcı bir öyküsü kitap. Bambaşka bir bakış açısıyla ele alınmış, buna inanmanızı isterim. Kitabın arkasında zaten bir “kronolojik” sıralama var, kitabı özetlemiyor, ama davayı özetliyor.

Rahmetli Erhan Göksel, Türk Metal Sendikası Başkanı Mustafa Özbek ve kitabın yazarı Ünal İnanç’ın gözaltına alınmasına kadar süren bir özet.

Hiram Abbas’ı kim mi öldürdü...

Okuyun.

Türkiye’de terörü, mafyayı, polis-adliyeyi en iyi bilen bir kalemden okuyacaksınız tüm başınıza geleni ve gelmekte olanı.

 

Mümtaz İdil

Odatv.com

    PAYLAŞ :
    16

Ãœye iseniz giriÅŸ yapabilirsiniz

Onay kodu

Rumuz: (gerekli)
Email: (gerekli)
E-mail sadece sizinle irtibat kurabilmemiz için kullanılacaktır. Başka hiç bir amaçla kullanılmaz ve sitede yayınlanmaz.
Yorum:

Fehmiye

Sn.İdil, Yazınızın ortalarında çok güldüm… Ben de kırkımdan sonra Stephen King’i keşfettim ve arkadaşımın liseye giden oğlundan ödünç King kitapları alıp okuyordum… Ama para vermeyede kıyamıyordum!..

2011-04-15 17:44:13


Misafir - gubaldak

Yazınız çok güzel. Emre Hocanın tüm kitaplarını okudum, son kitabını da aldım.Ben son zamanlarda bu konuya çok kafa yoruyordum. Bir de baktım ki hocam çoktan düşünmüş, çözümlemiş ve kitaplaştırmış; eline sağlık... Diğer kitaplardan sayenizde haberdar oldum. Onları da alacağım. teşekkürler

2011-04-15 16:56:28


Misafir - ganimet

Kücüklügümden beri okurum .‘Ask‘romanlarindan basladim okumaya.Bu tür kitaplari okurken meger herseyi sevmeyi ögrenmissim.Hayvanlari, dogayi, sonra insanlari... Daha sonra korku, gerilim (stephan king vs) romanlarini okudum, korkunun üzerine gittim, korkusuz oldum... Sonra bir süre polisiye romanlarina takildim, sirlarin olaylarin cözümünü heycanla okudum, sonra gercekte yasanan olaylari birbirine baglayarak onlari cözmesini ögrendim.... Sonra siyasete ilgi duymaya basladim, gazeteleri okudum siyasi icerikli kitaplar okudum , siyaseti anlamaya calistim, ve anladikca, egriyi, dogruyu ögrendim... Okurken bilime dokundum, felsefeye dokundum, hayati ögrendim ,kendimi ögrendim... Ama en önemlisi ve en tatmin edicisi ise insanin kendi „özündeki“ kitabi okumasi , kitaplarin en güzelide bu olsa gerek, cünkü INSANligi ögrendim... Acaba bizi yönetenler kac kitap okudular? Japonyada 1 adam basina senede 22 kitap düsüyor.Türkiyede senede 23 kitap basina 1 adam düsüyor.Bu herseyi anlatmiyormu?? Sayin M.Idil, sagolun kalemize saglik!

2011-04-14 23:46:07


Misafir - ısırgan

Çok şükür Mümtaz abi seni görmek mümkün oldu. Neredeyse Odatv'yi okumamaya başlayacakktım ki yeniden yüzünüzü gösterdiniz. Hoşgeldiniz ve geçmiş olsun.

2011-04-14 14:14:10


Hasan Tevfik

Sn. İdil; ne mutlu size, benim yapmak istediğim şeyi yapmışsınız. Sürekli okumuşsunuz ve yazmışsınız...Ben ise şimdi klasik eserlere zaman harcıyorum. Daha çok işim var:))Bir kaç gün önce Sait Faik'in "Mahalle Kahvesi" adlı öykü kitabını okudum.Aslında, bu konuda görüşünüzü öğrenmek isterim ki bence o kitap öykü kitabı değil. Daha çok deneme türündeki yazıları yayımlamış sanki büyük usta. Ve anı...Herneyse "öyküleri" okurken Sait Faik'i anlamaya çalıştım. Duygularını, acılarını ve usta çok da güzel yansıtmış aslında ruh hallerini. Kısacası okumak çok güzel. Önerdiğiniz kitapları temin edip okumaya çalışacağım.

2011-04-14 13:45:43


Toplam 5 Yorum Yapılmıştır |

Mehmet Şimşek'i uykusuz geceler bekliyor
ODATV HAKÄ°MLERÄ° NASIL KORKMASIN

NİHAT GENÇ: DEP DEP GAŞGALLİ
ÜNAL AYSAL’IN BAŞBAKAN ERDOĞAN ÖVGÜSÜNÜN SEBEBİ BİLDİĞİNİZ GİBİ DEĞİL
O GENERALLER OĞUZHAN ASİLTÜRK’TEN ÖZÜR DİLEYECEK Mİ
YİĞİT BULUT VE ARDINDAN FEHMİ KORU YAZINCA DİKKATİMİZİ ÇEKTİ
FENERBAHÇE "EL ARABİA FENERBAHÇE" OLUR MU
100 YAŞINI KUTLAYAN ANC'DE NELER OLUYOR




HANGÄ° HSYK ÃœYESÄ°
HANGÄ° ERGENEKON
SANIĞINI ÖVDÜ
DOĞRANMIŞ SOĞAN
Nihat Genç yazdı
İSTİKLAL MAHKEMESİ BAŞBAKAN ERDOĞAN’IN HANGİ AKRABALARINI ASTI
Odatv yine Türkiye’nin gizli gündemini belirliyor
NİHAT GENÇ: DEP DEP GAŞGALLİ
"Beyaz Balina Aydın'ın maceraları"
WIKILEAKS SAYFASI BU KİTAPLA YENİDEN AÇILACAK
Bu kitap gündemi belirleyecek
ÜNAL AYSAL’IN BAŞBAKAN ERDOĞAN ÖVGÜSÜNÜN SEBEBİ BİLDİĞİNİZ GİBİ DEĞİL
Yok efendim ıslık nedeniyle kendilerini affettireceklermiş
Ä°NADINA GAZETECÄ°LÄ°K